Kayseri’de Gazeteci Azim Deniz silahlı saldırıya uğrayarak bacağı ve karnından yaralanmasının ardından devam eden mahkeme sonuçlandı. Sınığa verilen ceza, diğer gazeteciler tarafından tepkiyle karşılandı. Bir çok gazeteci Kayseri Gazeteciler Cemiyeti'nde toplanarak ortak açıklama yaptı.

Gazeteci Azim Deniz'in 5 Şubat 2024 tarihinde evinin önünde silahlı saldırıya uğrayarak bacağı ve karnından yaralanmasının ardından, saldırgana kasten adam yaralama ve ruhsatsız silah bulundurma suçlarından toplamda 3 yıl 9 ay hapis cezası verilmesine tepki için gazeteciler bir araya geldi.

BAŞKAN KÖSEDAĞ'DAN TEPKİ:
Kayseri Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Metin Kösedağ, meslektaşı Azim Deniz'in uğradığı saldırı sonrasındaki mahkeme süreci ile ilgili yaptığı açıklamada; ‘Bu olay, sadece bir meslektaşımıza yapılmış bir saldırı değil, gazetecilere yönelik artan şiddetin bir örneğidir. Hangi meslekten olursa olsun, gazetecilerin uğradığı saldırılar kabul edilemez. Bu saldırı, kamu vicdanını rahatsız eden bir sonuç doğurmuştur’ dedi.

AZİM DENİZ SÜRECİ ANLATTI:
Azim Deniz, verilen cezayı yetersiz bulduğunu belirterek; ‘Bu ceza, kamu vicdanını rahatsız etti. Bir yıl önce gerçekleşen bu olay, planlı bir şekilde yapılmış bir suçu kapsıyor ve cezanın daha ağır olması gerektiğini düşünüyorum’ diye belirtti.
Saldırganın kimliği, geçmişte suç kaydı olan ve cezaevinde denetimli serbestlikte bulunan bir kişi olarak tespit edildi. Azim Deniz, saldırganın kendisini tanımadığını, ancak geçmişte yaptığı haberlerden dolayı hedef haline geldiğini belirterek, saldırının ardından yaşadığı süreci aktardı. Gazeteci Deniz şöyle dedi; ‘Neredeyse 1 sene oluyor evimden sabah erken saatte iş yerine gelmek için çıkarken evimin bahçesinde oto parkında kendisini tanımadığın bir şahıs görmedim arkamdan geldi, silahla ateş etti. 3 ateşte yaralandım sonra da silahı tutuklu kaldıktan sonra bıraktı kaçtı gitti. Ben ambulansla hastaneye ulaştım. Sağ olsunlar hastanede gerekli ilgi gösterdiler, tedavi sürecim devam etti, Allah korudu. Şu an aranızdayım. İlk önce şunu söylemek istiyorum ben o şahsı hiç tanımıyorum kim olduğunu bilmiyorum geçmişte bazı olaylara karışmış haber yapılmış. Benim dışımda birçok arkadaşım haber yapmış o konuyu da, bu olaydan haber yapıldıktan tam bir yıl sonra bu arkadaşın nasıl olduysa aklına geliyor böyle bir kurgu planlıyor, evimi öğreniyor ilk önce ev adresimi öğreniyor. Sabahın erken saatinde geliyor erken saatte gelip evimin önünde bekliyor. Daha sonra da koşarak sırtımdan Ateş edip kaçıp gidiyor. Süreç bu.’

Kayseri Dikkat Kara Kış Yeniden Geliyor Kayseri Dikkat Kara Kış Yeniden Geliyor

51 SUÇ KAYDI BULUNAN BİR SALDIRGAN:
Deniz kendisini vuran kişinin 51 suç kaydı olduğunun altını çizerek; ‘Bu kişi, 51 suç kaydına sahip, geçmişte 13 yıl cezaevinde kalmış ve şu an denetimli serbestlikte olan biri. Korona sürecinde denetim altında olmasına rağmen, silahlı bir saldırı gerçekleştirmiş ve hala cezaevinde değil. Yargılama süreci başladığında, bu şahıs 3,5 ay boyunca tutuksuz yargılanmaya devam etti ve ilk başta serbest bırakıldı’ ifadelerine yer verdi.
Deniz, ceza kararının verildiği mahkemeye de tepki gösterdi. Cumhuriyet Savcısı’nın, saldırganın planlı şekilde hareket ettiğini ve öldürme kastı güttüğünü belirten raporları hazırladığını, ancak yargılama sürecinin sonunda 2 yıl 10 ay hapis cezası verilmesini yetersiz buldu. Deniz, savcının, olayın gerçekleştiği saatte ve mesafede yapılan ateşin, öldürmeye teşebbüs niteliği taşıdığını vurguladığını, ancak mahkemenin yine de bu kararı verdiğini aktardı.

RECEP BULUT'TAN TEPKİ:
Kayseri Gazeteciler Cemiyeti eski Başkanı Recep Bulut, saldırının sadece Azim Deniz’e yönelik olmadığını, tüm gazetecilik camiasına yapılan bir saldırı olduğunu belirtti. ‘Azim Deniz’e yönelik saldırı, tamamen meslek faaliyetinden kaynaklanmıştır. Bu kişi, kişisel bir husumet nedeniyle değil, gazetecilik görevini yerine getirdiği için hedef alınmıştır’ diyen Bulut; ‘Yargı sürecinde bu duruma yeterince hassasiyet gösterilmedi. Verilen ceza, meslektaşımıza yapılan saldırının boyutunu ve saldırganın geçmiş suçları göz önünde bulunduracak şekilde artırılmalıydı. Öldürmeye tam teşebbüs olduğunu gösteren bu eylemin cezası çok daha ağır olmalıydı’ dedi.

Editör: Haber Merkezi