Samet Koç.. Kayserispor'da Basın Sözcülüğü görevine gelir gelmez gazetecilerle sosyal medyadan tartışmaya başlayan ve bunun gibi sebeplerden görevi layığı ile yapamadığı düşünüldüğü için olsa gerek pasife çekilerek alt yapı sorumlusu yapılan yönetimin kasa kolaylığı (!) sağlayan eski üyesi..

Sözüm ona;
Genç yaşta milyon dolarların sahibi.
Kayserispor'un tribününden yetişmiş olmasını sık sık dile getirmesinin dışında olağanüstü bir numarasını görmediğim bir iş adamı.

İsmi uzun süre Fetö ile anıldı..
Ve ne gariptir, Fetöcü denilen adam, aklanırken bir de Fetö gazisi ilan edildi.
Kendinin o zamana kadar haberi yokmuşçasına sustuğu ama son gün son saat aklanırken gazi olduğu açıklanan bir iş insanı.

Son ikidir adımı söylemeden benimle ilgili açıklama yapıyor.

Köstebek dediğimi iddia ediyor.
Hatta Berna Gözbaşı'nın köstebeği olduğunu söylediğimi iddiaları arasına yerleştiriyor.
Yetmiyor, beni postacı gibi mektup taşımakla itham ediyor.

Her açıklaması bir sonraki açıklamasıyla terse düşen bu zat-ı muhteremin beni memnun eden tek sözü benim yazımdan ötürü istifa ettiğini dile getirmesi.

Açıkçası bu zamana kadar hakkında her yazmaya kalktığımda bir hatırlı dost girdi araya.
Kayserispor'a faydası olduğunu düşündüğüm içinde yutkundum.

Ama elbette zamanı vardı.
İşte o zaman geldi.

Önce kendisinin bana karşı iddialarına cevap vereyim, sonra da sorularımı sorayım ben.
Samet Koç'un köstebek olduğu söylentilerini ben kaleme aldım.
Ama ben ortaya atmadım.
Dahası, bu ifadeyi benden önce kendisinin de zaten bildiğine eminim.
Sağır sultanın bile duyduğu bir söylentiyi ben ''olabilir mi'' diye sordum.

Yazımın hiç bir tarafında Berna Gözbaşı demedim.
Demedim ama, o söyleyince nedense aklıma bir kuşku düştü.
Aklıma, ‘’meşhur tekne olayı Samet Koç'tan mı çıktı?’’ sorusu geldi.

Gelelim mektup yazma lafına.
Benimle mektup yazdığını düşündüğün yönetici veya yöneticilerin senin yüzüne neler söylediğini de biliyorum. 
O lafların ardından yutkunduğunu da !

Ben sabah duyup akşam yazmadım.
Yazmam da!
Araştıırım. Günlerce, haftalarca, bazen aylarca.

Aylardır bildiğimi, artık hatırların süresi dolunca yazdım.
Tabii zamanda senin gündem olduğun döneme geldi.
O da bir gazetecilik refleksidir.
Eski basın sözcüsü olarak bu kadarcıkta olsa gazeteciliği çözmüşündür.
Kendi kendine röportaj yapmayı çözdüğünü düşündüğün gibi(!)

Şimdi sadece benim değil..
Kamuoyunun da merak ettiği soruları sormak istiyorum Samet Koç'a.
Cevabını da ister sosyal medya üzerinden, ister bir gazeteci üzerinden versin.
İsterse de direk bana da cevaplayabilir.
Kendi kendine röportaj yapmasından daha iyidir benimle yapması!
Söylediklerini de yazarım.
Cevaplarını benimde çok iyi bildiğim sorulara gerçekten net cevap verirse!

Şimdi gelelim kamuoyunun da merak ettiği soruların ilk kısmına:

- Hakkında bir dönem Fetö suçlaması bulunan Samet Koç, ortakların neden yurtdışına gitti, ne zaman gitti ve son bir kaç yıl içinde hiç Türkiye'ye giriş yaptılar mı?
- Ortakların yurt dışına çıkarken şirketin tüm hisselerini sana devrettiler mi ?
- Şirketin Fetö iltisaklı olarak anıldı mı?
- Boydaklarla ve/veya FETÖ yaftası yemiş kaç iş adamıyla iş yaptın?
- 15 Temmuz'dan sonra hiç tiwit sildin mi?
- Cemaat evi, cemaat okulu, cemaat yurdu ya da cemaate ait oturmalarda yer aldın mı?
- Fetö'ye hiç tuğla parası ya da başka bir destek verdin mi?

Bunlar senin iş hayatınla ilgili sorulardı.
Şimdi gelelim, Kayserispor tarafına:

- Kayserispor'un lobisini, ismini, logosunu, ya da gölgesini kullanarak hiç iş aldın mı?
- Kayseri Büyükşehir Belediyesi ile yıllık 23 Milyon Kwh'lık enerji işin var mı?
- Fenerbahçe Başkanı Ali Koç ile milyon dolarlık enerji projen var mı?
- Kayserispor'dan herhangi bir ismi Ali Koç'a şikayet ettin mi?
- Çağdaş Atan ile gitmeden önce ne konuştun? 
- Ege bölgesinde Kayserispor sayesinde tanıştığın her hangi biriyle ortak iş ya da işlerin var mı?
- İlk açıklamandan sonra Berna Gözbaşı ile görüşmüşlüğün var mı?

Sevgili Samet Koç.. Sen bu sorulara en iyi bildiğin yoldan cevap ver.
Bende verdiğin cevaplara göre yeni soruları sıralayayım.