Görevden alınacağı söylenen Alpaslan Baki Ertekin'i; 16 Mart Pazar'ı, 17 Mart Pazartesi'ye bağlayan gece aldığı bir telefonla İstanbul'a çağıran, TMSF yetkilileri malumun ilanını gerçekleştirdi.
Erciyes Anadolu Holding için haftalardır dilden dile dolaşan dedikodu, gerçek oldu.
Görevden alınacağı söylenen Alpaslan Baki Ertekin'i; 16 Mart Pazar'ı, 17 Mart Pazartesi'ye bağlayan gece aldığı bir telefonla İstanbul'a çağıran, TMSF yetkilileri malumun ilanını gerçekleştirdi.
Kendi tarih çetelesine göre 7 yıl 2 aydır devam eden görev süresi, istifasının istenmesiyle noktalandı.
Öyle 1 anlık, 1 günlük, 1 haftalık değil..
Belki 1, belki 3, belki 6 aydır devam eden kaosun bitmesi için Ertekin'in görevine son verildi.
İstifası istenildi.
Peki neden?
Elbette bizlerinde bilmediği bazı özel durumlar vardır.
Ama bildiğimiz bazı gerçeklerde yok değil.
Mesela, benim bildiğim en önemlilerini sıralayayım..
1- ELİTAŞ:
Abilik tartışmasına girmesi ve tarafını da Elitaş'ın karşısında Baki Ersoy'un safında belirlemesi.
Zaten onun ardından şirkete gelen müfettişler, bugünlerin habercisiydi.
Her ne kadar, Elitaş'a kendini affettirmek için Ankara'ya da gitse. buradaki özel ziyaretlerde, yanına gidip ''Ben sizin karşınızda değilim. Sözlerim yanlış anlaşıldı'' şeklinde hareket etse de, iş işten geçti.
Son olarak, Erciyes Anadolu Holding Kayseri Protokolü ve İş Dünyası İftar Yemeği'ne bizzat arayarak davet ettiği AK Parti Genel Başkan Vekili Mustafa Elitaş'ı baş köşeye oturtsa da, iş işten geçmişti.
2- DAMAT:
18 Şubat günü attığı ''Dönüyor dönmekte olan'' twitiyle adeta, Berat Albayrak'a olan bağlılığını bir kez daha imalı yollarla belli etmesi de, Ertekin'in zaten başlayan sonunu hızlandıran bir başka sebep oldu.
Daha önce de attığı bir twitle Berat Albayrak'a tam bağlılığını açıklayan Alpaslan Baki Ertekin, o günlerde rüzgar tersten estiği için paylaşımını kaldırmıştı. Ama tarih bir kere o twiti not etmişti.
Ve o paylaşımın benzeri bir twit daha atması, bardağı taşırdı.
Yapısını artık herkesin bildiği AK Parti'de, her şey olur. Ama birilerinin adamı olunmaz. Ya Erdoğancı, ya Ak Particisindir. Üçüncü bir yere bağlılık, bölücülüğün alt yapısıdır.
Olmaz..
3- ŞİKAYETLER:
Kayseri'de her ne kadar gittiği her yerde minderi olsa da, birilerinin ısrarla damarına basılmaz. Hele de, hükümetin emrinde çalışıyorsan.
Hal böyle olursa, rahatsızlıklar şikayete dönüşür. Nitekim Ertekin'de de böyle oldu.
Alpaslan Baki Ertekin için Ankara'ya giden şikayetleri yan yana koysak Kayseri'ye kadar yol olur.
Yüzüne gülenlerin, ardından şikayet ettiği bir isim haline gelen Alpaslan Baki Ertekin, AK Parti Kayseri cenahını karşısına aldı.
Yine başa döneceğim ama, Baki Ersoy gerginliğinde hem Elitaş'ı, hem de Fatih Üzüm'ü karşısına alması yukarıda hoş karşılanmadı.
O iş döndü dolaştı ve eksi hanesine bir çentik daha atılmasına neden oldu.
ve gelelim en çok mide bulandıranına..
4- ABD'DE OLAN ŞİRKET:
Alpaslan Baki Ertekin bu konuda gerekli izahı ve açıklamayı bana bile yaptıysa da; kulağıma gelen duyumlar Ankara'nın pek ikna olmadığı şeklinde.
Bu konuda çok keskin ve net cümleler kurmak istemiyorum. Ama ABD'de açılan şirketin bağlarının Alpaslan Baki Ertekin'in elinde olması ve sonrasındaki süreçte ortaya atılan bazı nahoş söylentilerin Ankara'da da, İstanbul'da da hoş karşılanmadığı; hatta yapılan açıklamaların bile tatmin edici bulunmadığı yönünde..
Yani demem o ki..
Benim günlerdir duyduğum, şirket içerisinde haftalardır konuşulan ''Görevden alınacak'' söylentilerinin bugün gerçekle buluşmasına şaşırmadım.
Bekliyor muydum?
Evet.
Ama, yine de bana göre Alpaslan Baki Ertekin günün birinde daha da güçlü, daha da yetkili olarak yine karşımıza gelecek.
Ama bakan yardımcısı olarak, ama bir başka görevde.
Yeter ki, Berat Albayrak dönsün.